Bahadır Özdener, dünyanın merakla beklediği Kurtlar Vadisi Filistin'i anlattı.
Kurtlar Vadisi serisinin ikinci filmi Kurtlar Vadisi-Filistin'in çekimleri Adana ve Tarsus'ta başladı. Polat Alemdar ve arkadaşları bu kez İsrailli Moşe'nin peşinde Kudüs ve Batı Şeria sokaklarında aksiyon yüklü bir maceranın içinde olacaklar. Pana Film'in senaristlerinden Bahadır Özdener'le, '5 Kasım'da vizyonda olmasını planlıyoruz' dediği filmi konuşmak üzere buluştuk ve filmin yanı sıra yıllardır dizilerinin etrafında dönen efsaneleri konuştuk.
- Mavi Marmara baskını nedeniyle mi böyle bir film çekmeye karar verdiniz?
Kurtlar Vadisi Irak'ı yapmaya karar verdiğimizde bu serinin devam edeceği belliydi. Filistin, ulusal ve uluslararası medyada çok yer bulmayan bir konu; Mavi Marmara baskını orayı ciddi anlamda gündeme taşıdı. Biz de hem bu hadisenin filmin hatırlarda kalması için girişte Mavi Marmara baskınını canlandırmaya karar verdik.
- Film baskınla açılıyor, sonra?
Polat Alemdar ve arkadaşları da Mavi Marmara'nın arkasındaki katil ruhu yakalamak, ifşa etmek ve cezalandırmak üzere oraya gittiğinde Moşe isimli gaddar bir Siyonist'e rastlıyorlar ve o Siyonist'in yapılanmasını çökertiyorlar.
İSRAİL KORKU PARANOYASI YARATTI
- Filistin meselesinin Türkiye ve dünyada yeterince gündeme gelememesinden şikayet ettiniz, bunun nedeni nedir?
İsrail'in bağımsızlığını ilan ettiği günden beri bölgede hem siyasi hem de insanlığa karşı işlenen suçlar var. Bunu kapatmak, ancak ve ancak bu kadar güçlü bir medya desteği ve kara propagandayla olur. İnsanları toprağından ediyor ve bunu da dünyaya meşru göstermeye çalışıyorsanız; yaptığınız her şeye rağmen adeta kana doymuyorsanız ve bunu da Siyonizm isimli ırkçı ve insanlık karşıtı -ki bu ifadeler BM raporunca böyledir- bir ideolojiyi devletin hakim ideolojisi yapıyorsanız. İsrail, kendi vatandaşlarına ve bölgedeki insanlara korku paranoyasını çok akılcı ve çok sistematik biçimde yedirdi.
- İsrail bu gücü nereden alıyor. Buna dair bir teoriniz var mı?
İsrail'in gücü değil de küstahlığı diyelim. Bir terör örgütü, nasıl insanları öldürmek hakkını kendinde görür, bunu bir siyasi propaganda olarak kullanırsa ve bunun için uyuşturucu satmak da dahil her şeyi yaparsa maalesef İsrail'in hakim ideolojisinin zihniyeti de aynı. Bunu, 'dünyayı onlar mı yönetiyor acaba' şeklinde değerlendirmek boş bir şey.
CİNAYETLERİ DURDURMAZLARSA BİR FİLM DAHA YAPARIZ
- Olay kurgunuzu biçimlendirirken ve diyalogları yazarken 'Antisemitik' olarak yaftalanır mıyız kaygınız oldu mu; dengeleri nasıl kurdunuz?
İsrail eksenli değil, Filistin eksenli bir senaryo yazdık; meseleyi ırki ya da dini olarak değerlendirmiyoruz. Tabii filmden sonra isteyen istediğini diyecektir. Aslında ne dedikleri çok da umurumda değil... Eğer onların bir aklı varsa, onlardan daha iyisini beklerim.
- Kurtlar Vadisi Irak filminizde de İsrail'le ilgili bir bölüm vardı ve kendi çapında bir kriz çıkarmıştı, şimdi tamamen İsrail'i eleştiren bir film yapıyorsunuz, tepkinin olası büyüklüğünü tahmin edebiliyor musunuz?
Aşırı tepki vermek onların seçilmiş yöntemleri. Bu siyaset biliminde var olan bir metot. Bana sorarsanız bu yol onlara hiçbir fayda sağlamadı sağlamayacak da. Ama onlardan sağlıklı bir tepki beklemek de dünyanın en büyük safdilliği olur. Muhtaç taraf İsrail. Türkiye'siz bu topraklarda söz sahibi olamayacaklarını çok iyi biliyorlar. Biz kendi değerimizi bilemiyoruz. Bu film çok mu tepki çekecek? Cinayetleri durmadıkça bir tane daha yaparız! Onlar cinayet işlemekten vazgeçmeyecek, biz film yapmaktan vazgeçeceğiz öyle mi?
- Yazdıklarınız veya çekeceğiniz filmle ilgili resmi ya da gayrı resmi olarak Dışişleri'yle temas ettiniz mi?
Tabii ki hayır. Buna gerek de yok. Ortada tartışmalı bir durum yok ki! İsrail, daha önce Kurtlar Vadisi'nin adını kullandı, çünkü zaten Türkiye ile ilişkileri sıkıntıdaydı. Asıl karın ağrılarıysa ABD ile ilişkilerinin bozuk olması. ABD'nin yeni yönetiminin arkasındaki güçler İsrail'e diyor ki 'artık önce İsrail çıkarları, sonra ABD çıkarları değil. Önce ABD çıkarları sonra İsrail çıkarları'. Siyasette direkt çatışmak yerine endirekt çatışmak diye de bir şey vardır. İsrail, ABD'ye mesajlarını Türkiye üzerinden veriyor çünkü ABD Türkiye'de istikrarlı bir düzen istiyor, en azından boru hatlarının geçtiği bölgelerde... İsrail de diyor ki eğer sen benim çıkarlarıma uygun hareket etmezsen ben burayı istikrarsız hale getiririm.
TAKIM ELBİSE İÇİN Mİ SUÇLAYACAĞIZ?
- Bu çok yazıldı ve böyle olmadığını siz de defalarca söylediniz ama ben yine de merak ediyorum, sokakta gençlerin giyim, kuşam, dil ve tavırlarıyla Polat Alemdar'a özenmeleri meselesinde hiç mi 'acaba olabilir mi' demediniz?
Bu nefis bir ABD-İsrail ortak yapım kara propaganda. Onlar bizim medyamızdan önce dizinin gücünü görüp tedbirlerini iyi aldılar.
- Böyle çocuklar var ama...
Takım elbise giydikleri için mi onları suçlayacağız? Biz lisedeyken ailelerimizin ve bütün öğretmenlerimizin arzusu takım elbise giymemiz, efendi olmamızdı. Bu birilerine batıyor mu? Kurtlar Vadisi en etkin Türk ihraç mallarından biri. Fakat biz ülkemizde övüneceğimiz, gurur duyacağımız eserden böyle bir gölgeyle bahsediyoruz. Kusura bakmayın, Kurtlar Vadisi, 24 dizisinden daha itibarlı, daha prestijlidir, daha çok yerde izlenmektedir. Kurtlar Vadisi'nin seyredildiği bölgelerde ezip geçemeyeceği bir Amerikan prodüksiyonu yok.
Seyirci Kurtlar Vadisi Filistin için sabırsızlanıyor !
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder